학술논문

Kadın-Doğum'da tıbbi bilirkişilik.
Document Type
Article
Source
Perinatal Journal / Perinatoloji Dergisi. nis2016, Vol. 24 Issue 1, p32-40. 9p.
Subject
Language
Turkish
ISSN
1300-5251
Abstract
Ülkemizde uzmanlık dalları içinde en fazla adli-idari problemin çıktığı dal Kadın Hastalıkları ve Doğum'dur. Tıbbi bilirkişilik dava konusu olan dosyalarda hâkim kararında sıklıkla önemli rol oynamaktadır. Tıbbi bilirkişinin görevi hekim tarafından yapılan değerlendirme, tetkik, tedavi/ameliyatın yerleşmiş tıp kurallarına uygun yapılıp yapılmadığını, varsa zararlı sonuçta etkin olan diğer olayları, bilimsel dayanaklarıyla açıklamaktan ibarettir. Bilirkişinin bilirkişilik müessesesi ile ilgili hukuki düzenlemeleri bilmesi gereklidir. Bilirkişilik, adli bilirkişilik ve tıbbi bilirkişilik olarak ayrılır. 2010 yılından itibaren ceza mahkemelerinin Yüksek Sağlık Şu-rası'ndan karar alma zorunluluğu kaldırılmıştır. Bunların haricinde Hukuk Muhakemesi Kanununa göre "uzman görüşü" madde başlığı altında "bilimsel mütalaa" alınabilir. Uzmanlık görüşü hakem hastanelerden, özel dal hastanelerinden ve uzmanlık derneklerinden alınabilir. Tıbbi bilirkişi; tıbbi girişimde bulunanların kusurlu veya kusursuz olduklarını değil, girişimde tıp bilimi ve meslek kurallarına uygun davranıp davranılmadığını belirtmelidir. Somut olayda kusuru belirleme yetkisi Hâkim'e aittir. Tıbbi hatalarda, hatayı yaptığı iddia edilen tıp mensubunun müdahalede gereken dikkat ve özeni gösterip göstermediği, tıbbın gerek ve kurallarına göre olayda ihmali olup olmadığı, müdahalede "Tıbbi standartlara" uyup uymadığı, tıp bilimi ve tekniğine göre yapılması gereken ile yapılan müdahale ve tedavinin farklı olup olmadığı konularının özellikle açıklanması gerekir. Tıbbi bilirkişinin yorumları kapsamlı, adil ve tarafsız olmalıdır. Tıbbi bilirkişiler donanımları, rapor verme ve değerlendirmeleri ile bazı özelliklere sahip olmak zorundadırlar. Bu nedenlerle bilirkişilik, üzerinde olumsuz tartışmalar yapılan kurumlardan biridir. Değişik bilirkişilerden alınan raporlarda, birbirine tamamen ters düşüncelerin var olması bunun en önemli nedenlerindendir. 2016 yılı başında bu nedenlerle yeni hazırlanan "Bilirkişi Yasa Tasarısı" üzerinde değerlendirmeler halen sürmektedir. [ABSTRACT FROM AUTHOR]