부산대학교 도서관

Amaç Bu çalışmanın amacı, acil servise ilk kez yüksek tansiyon ile başvuran hastaların özelliklerini araştırmak, acil servis, ofis ve ev ortamlarındaki kan basınç ölçümlerini karşılaştırmak ve hipertansiyon için tanısal değerini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem Daha önce hipertansiyon öyküsü olmayan, çeşitli semptomlarla başvuran toplam 109 hasta dahil edildi. Acil serviste, ofiste ve evde temel özellikler ve kan basıncı ölçümleri analiz edildi. Bulgular Çalışma popülasyonunun (ortalama yaş: 48,5±12,9 yıl, %44 erkek) acil serviste ortalama sistolik kan basıncı (SKB) 166,87 (±16,24) mmHg ve ortalama diyastolik kan basıncı (DKB) 94,95 (±11,98) mmHg idi. Acil serviste ölçülen SKB ve DKB, ofis ve ev ölçümlerinden anlamlı olarak yüksekti (p<0.001). Hem ofis hem de ev kan basıncı ölçümlerine göre hastaların %56,9'u hipertansif (SKB =140 ve/veya DBP =90 mmHg) idi. SKB ile grade 1 ve üzeri hipertansif retinopati (p=0,002), hipotiroidizm (p=0,007), düşük hemoglobin düzeyi (p=0,026), yüksek potasyum düzeyi (p=0,05) ve göreceli duvar kalınlığı (p=0.05). DKB, erkek cinsiyet (p=0,05), grade 1 ve üstü hipertansif retinopati (p=0,025), obezite (p=0,037) ve düşük hemoglobin düzeyi (p=0,047) ile anlamlı korelasyon gösterdi. Sonuç Acil serviste başlangıçta yüksek tansiyonu olan hastalarda, ofiste ve evde daha düşük tansiyon değerleri vardı. Ancak bu hastaların yarısından fazlasına takip sırasında hipertansiyon tanısı konmuştur. Bu bulgular, yüksek tansiyon ile başvuran acil servis hastalarında hipertansiyonu doğru bir şekilde teşhis etmek için kan basıncı ölçümlerinin ayarlanmasının ve takip değerlendirmelerinin dikkate alınmasının önemini vurgulamaktadır. [ABSTRACT FROM AUTHOR]