부산대학교 도서관

Amaç: Obstrüktif uyku apnesi (OSA), ateroskleroz ve metabolik sendrom (MetS) gelişimi için önemli bir risk faktörüdür. Vasküler kalsifikasyon ateroskleroz gelişiminde önemli bir rol oynamaktadır. Buna rağmen, literatürde MetS ile vasküler kalsifikasyon arasındaki ilişkiyi gösteren veriler yetersizdir. Bu çalışmanın amacı, OSA'lı hastalarda MetS ile aortik ark kalsifikasyonu arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Gereç ve Yöntemler: Bir gece polisomnografi laboratuvarında yatan ve OSA tanısı koyulan hastalar çalışmaya dahil edildi. Hastalar MetS varlığına göre iki gruba ayrıldı. Polisomnografik değerlendirme sonuçlarından habersiz olan iki araştırmacı akciğer grafilerini inceledi. Bulgular: Çalışmaya OSA tanısı alan toplam 314 hasta dahil edildi. Hastaların %33,1 kadın ve ortalama yaş 51,2±10,9 idi. Çalışmaya alınan hastaların %43,6'sında hafif OSA, %30,9'unda orta derecede OSA ve %25,5'inde ağır OSA varlığı saptandı. Hastaların %56,4'ünde (n=177) aortik ark kalsifikasyonu, %58,6'sında (n=184) ise MetS saptandı. Aortik ark kalsifikasyonu prevalansının MetS saptanan hastalarda MetS saptanamayan hastalara göre daha yüksek olduğu bulundu (p<0,001). Çoklu lojistik regresyon analizinde, vücut kitle indeksinin (1,148; %95 GA 1,089-1,210), apne hipopne indeksinin (1,039; %95 GA, 1,016-1,062) ve aortik ark kalsifikasyonunun (4,986; 95% GA 2,887-8,610) MetS varlığı için bağımsız prediktörler olduğu bulundu. Sonuç: OSA'lı hastalarda akciğer grafisinde görülebilen aortik ark kalsifikasyonu ile MetS arasında güçlü bir ilişki olduğu bulundu. Aortik ark kalsifikasyonu, OSA'lı hastalarda MetS gelişimi ile ilgili klinisyenler için uyarıcı bir bulgu olabilir. [ABSTRACT FROM AUTHOR]