부산대학교 도서관

Amaç: Prolaktinin immün sistemi uyarıcı etkisi nedeniyle hiperprolaktinemi ile otoimmün hastalıklar arasında bir ilişki olabilir. Bu çalışmanın amacı tiroid ve tiroid dışı otoimmün hastalıkların prevalansını, artmış otoimmünite, yaşam kalitesi, depresyon, ve prolaktinomalı hastalarda anksiyetedir. Yöntemler: Çalışmaya prolaktinomalı 56 premenopozal kadın ve 50 sağlıklı premenopozal kadın dahil edildi. Anti-nükleer antikor, romatoid faktör immünoglobulin M (IgM) (RF-IgM), anti-çift sarmallı DNA (anti-dsDNA), anti-transglutaminaz IgA (anti TG-IgA) ve anti-Sjogren sendromunu içeren otoimmün belirteçler A (anti-ssA), serum BAFF, APRIL ve B12 vitamini düzeyleri, tiroid fonksiyon testleri, anti-tiroid peroksidaz (anti-TPO), anti-tiroglobulin ve tiroid Doppler ultrasonu değerlendirildi. Kısa form 36, Beck Depresyon Envanteri ve Beck Anksiyete Envanteri testleri de kullanıldı. Bulgular: Hasta grubunda otoimmün tiroidit (AIT) prevalansı %32,1 iken, yeni tanı alan AIT prevalansı kontrollerle benzerdi (p>0,05). Prolaktinomalı hastalarda B12 vitamini eksikliği kontrollere göre daha yüksekti (%25,6 ve %9,1, p=0,016). Otoantikor pozitifliği gruplar arasında benzer bulundu (%35,7 ve %28,1, p=0,25). Prolaktinomalı hastalarda serum BAFF ve APRIL düzeyleri kontrollerden farklı değildi (p>0,05). AIT olan ve olmayan hastalar ile herhangi bir otoantikor pozitifliği olan ve olmayan hastalar arasında yaşam kalitesi, anksiyete ve depresyon skorları farklı değildi (p>0,05). Sonuç: Çalışmamızda hastaların üçte birine AİT tanısı konuldu ve hastaların dörtte birinde B12 vitamini eksikliği vardı. Ancak prolaktinomalı hastalarda tiroid dışı otoimmün hastalıklar artmadı ve serum BAFF/APRIL düzeylerinde değişiklik saptanmadı. [ABSTRACT FROM AUTHOR]