부산대학교 도서관

Amaç: Meningiomun primer tedavisi cerrahi olmakla birlikte, tümüyle çıkartılamayan veya cerrahiye uygun olmayan hastalarda radyoterapi de etkin bir seçenektir.[1] Çalışmanın amacı intrakraniyal benign meningiomlarda SRS ile lokal kontrol, sağkalım, akut ve geç yan etkilerin saptanmasıdır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya Ocak 2014 ile Aralık 2021 tarihleri arasında radyolojik veya patolojik olarak intrakraniyal meningiom tanısı almış, en az 6 aylık takibi olan ve primer ya da post operatif olarak CyberKnife® cihazı ile stereotaktik radyocerrahi uygulanmış 53 tümör ve 49 hasta dahil edilmiştir. Operasyon sonrası histopatolojisi Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) derece 2/3 olan hastalar çalışmadan çıkartılmıştır. Tüm hastalar tedavi öncesi ve sonrasında manyetik rezonans (MR) görüntüleme ile takip edilmiştir. Yanıt değerlendirmesi için Response Assessment in Neuro-Oncology (RANO) çalışma grubunun meningiom için oluşturduğu kriterler kullanılmıştır.[2] SRS sonrası peritümöral ödem SRS sonrası alınan T2 ağırlıklı görüntülerde tümör etrafında yeni gelişen yüksek sinyal değişikliği veya önceden var olan peritümöral ödemin şiddetlenmesi olarak tanımlandı.[3] İstatistiksel analizde nitel verilerde ortanca, minimum, maksimum±standart deviasyon (std) değerler kullanılmıştır. Sağkalım analizi Kaplan-Meier testi, alt grup analizinde Log-rank testi ile yapılmıştır. Bulgular: Hastaların yaşı ortanca 58 (25-93±12,8) ve 39 (%79)'u kadındı. Takip süresi ortanca 48 aydı (2-92, std:24,4). Hastaların 12 (%24)'sine radyoterapi öncesi cerrahi uygulanmıştı, kalan 37 (%76) hasta ise primer SRS ile tedavi edilen hastalardı. Primer SRS tümörün semptoma yol açması (%83) ve radyolojik progresyon saptanması (%17) nedeniyle uygulandı. Yerleşim yeri sıklığı konveksite 25 (%47), kafa tabanı 21 (%40) ve falks 6 (%11) olarak saptandı. Tümör boyutu ortanca 22 mm (7-50, std:9) PTV hacmi ortanca 77 (5-443±86) cm3 idi. Hastaların 42 (%86)'sine 5 fraksiyonda tedavi verildi, ortanca reçetelendirilen doz 2500 cGy (1750-2800±250) idi. Başvuruda en sık izlenen semptom baş ağrısıydı (%45). Diğer semptomlar ise baş dönmesi (%16), parsiyel veya komplet işitme kaybı (%12), tek gözde parsiyel veya komplet görme kaybı (%12), üst veya alt ekstremitede motor defisit (%10), nöbet (%6) idi. Takip süresince diğer nedenlerden toplam 6 (%12) ölüm görüldü. Takipte 1 (%2) hastada parsiyel yanıt, 10 (%20) hastada minimal yanıt, 37 (%75) hastada stabil hastalık ve 1 (%2) hastada progresyon izlendi. İki ve 5 yıllık lokal kontrol %98, 2 ve 5 yıllık genel sağkalım %90, progresyonsuz sağkalım %88'di. Yaşın 65'ten büyük olması ve erkek cinsiyet; genel ve hastalıksız sağkalımı olumsuz etikeleyen prognostik faktörlerdi. Tümörün yerleşim yeri, primer veya operasyon sonrası radyoterapi verilmesi, tümör boyutunun sağkalıma veya lokal kontrole etkisi saptanamadı. 1 (%2) hastada tedavi sırasında nöbet 1 (%2) hastada derece 1 alopesi şeklinde akut yan etki gözlendi. SRS sonrası 5 (%10) hastada peritümöral ödem ortanca 9 (1-25±8,5) ay sonra, radyonekroz 1 (%2) hastada 10. ayda saptanmıştır. Sonuç: Ön sonuçlarını sunduğumuz çalışmamızda, intrakraniyal iyi huylu meningiomlarda primer ve postoperatif SRS uygulanarak çok düşük yan etki oranları ile iyi bir lokal kontrol sağlandığı görülmüştür ancak daha uzun takip süresine ihtiyaç vardır. [ABSTRACT FROM AUTHOR]